Bir zamanlar oldukça sakin bir balıkçı köyü olan Alaçatı, keşfedilmesinden bu yana tam bir sörfçü cenneti. Rüzgarı ve ortalama kıyıdan 70 metre boyunca sığ bir denize sahip olmasından dolayı Alaçatı, dünyanın başlıca sörf duraklarından biri durumuna geldi.
Alaçatı, 1990 yıllarının sonundan bu yana, dünyada öne çıkan bir spor merkezi konumunda. Kentte, şimdiye kadar pek çok sayıda sörf okulu açıldı. Aynı zamanda Alaçatı’nın 2004 yılında Avrupa sörf şampiyonasına ev sahipliği yapması ile şehrin çehresi iyice değişmeye başladı.
Alaçatı, başlangıç sörfü için dünyanın en iyi yeri
Ülkemizin dünyaca üne sahip sörfçüsü Çağla Kubat ve 25 yıllık sörf öğretmeni Edibe Hoşcanoğlu, İzmir Alaçatı’daki sörf koyunun en önemli özelliklerini şöyle dile getirdiler:
Alaçatı, başlangıç sörfü için dünyanın en iyi yeri konumunda. Mısır; köpek balığı tehlikesinin olması, Kanarya Adaları; aşırı rüzgarlı ve dev dalgalara sahip olması nedeniyle başlangıç sörfü için pek uygun yerler değil.
Ayrıca Alaçatı’da yılın 300 günü rüzgar eksik olmuyor. Deniz; kıyıdan 60 ila 80 metreye kadar, bir buçuk metreyi geçmeyen bir derinliğe sahip. Bu derinlik, sörf sporuna yeni başlayanların kendilerini güvende hissedebilecekleri düz ve sığ bir deniz ortamı sunuyor.
The Times dergisi, 2009 yılında yapmış olduğu Rüzgarı Yakalamak için Türkiye’de başlıklı haberinde, Alaçatı için şu ifadeleri kullanmış:
Bir zamanlar çıplak bir körfeze bakan, rüzgarların güçlü estiği, çok sakin bir balıkçı köyü olan Alaçatı, rüzgarlarının sayesinde keşfedilince bir sörfçü cenneti haline geldi.
Alaçatı’da Sörf Yapmak
Alaçatı, her sene dünyanın dört bir köşesinden sörf tutkunlarının akınına uğruyor. Başta güneydoğu Avrupa ve Rusya olmak üzere tüm Avrupa kıtası için önemli bir merkez haline gelen Alaçatı, hem başlangıç seviyesindeki hem de profesyonel sporculara hitap ediyor.
Alaçatı’da yetişkinler eğlenceyi, çocuklar sörfü tercih ediyor
İzmir’in turizm cenneti haline geldiği Çeşme Alaçatı hakkında sevindirici güzel haberlerden bir tanesi de; sığ ve durgun koyda, esen rüzgarla yapılan sörfe, çocukların ilgisinin her geçen sene artarak devam etmesi.
Sörf merkezi eğiticilerinden olan Alper Belkıran bu durumu şöyle değerlendiriyor:
Çocuklar sörf sporuna gönül verdikçe ilerleyip kendilerini geliştiriyorlar. Yetişkinlerin sörfe ayıracak vakitleri yok. Gündüz plajlarda, gece eğlence mekanlarında tatil yapıyorlar. Çocuklara göre sörf, hem spor hem de eğlence anlamına geliyor. Sürekli suyun üstünde ve içindeler, bütün yazı burada geçiyorlar. Nisan aylarında çocuklar anne ve babalarına sörfe gidelim diye taleplerde bulunmaya başlıyorlar. Biz böyle duyumlar aldığımızda çok seviniyoruz. Çünkü böylece bu güzel spor gelişiyor.
Sörf merkezi eğiticilerinden Alper Belkıran