İş, aile yaşamının ve yakın çevremizle olan ilişkilerimizin yoğun sorumluluk baskısı sebebiyle her gün bisiklet sürmeye zaman bulmak pek çok insan için çok zor olmaktadır. Çoğunlukla boş zamanlarda ve spor amaçlı bisikletin kullanımı yaygınken aslında her gün kolaylıkla bisiklet kullanmanızı sağlayacak farklı bir sürüş çeşidi daha var. Ulaşım amaçlı bisiklet sürmek, her gün bisiklete binmeyi epey basit hale getiriyor. Bisikleti gündelik hayatınızda sürmek, sizin diğer şeylere daha fazla vakit ayırmanıza da yardımcı olabilir.
Bisikletler, hiçbir şekilde duman ve gürültü çıkarmayan çevreye dost bir ulaşım aracı olmasının yanı sıra sağlığımız için de gerekli bir spor aracıdır. Düzenli bir şekilde bisikletlerini kullanan kişilerin daha az hastalığa yakalandıkları bilinmektedir.
Büyükşehirlerin en büyük sorunu olan trafik sorununun çözümüne bu ulaşım aracı önemli bir katkı sağlamaktadır. Özellikle kısa mesafelerde ve dar sokaklarda bisiklet kullanmak ciddi bir avantaj sağlamaktadır.
Amacımız; bisiklet kullanmayı yaşam tarzına dönüştürmek için farkındalık yaratmak. Bu farkındalık sayesinde hem de çevre dostu bir ulaşım aracını kullanacak hem de sağlığınız için güzel bir adım atmış olacaksınız.
Kitap Önerisi:
Rüzgara Karşı: Juliana Buhring
23 Temmuz 2012’de İtalya’nın Napoli kentinde pedala basan Juliana Buhring, tam 152 gün sonra bisikletle dünyayı dolaşan ilk kadın olarak geri döndü. Ardında dört kıta, 19 ülke, altı büyük dağ, bir çöl, 29 patlak lastik ve bir kasırga bırakmıştı!
Buhring bu yolculuğa çıkmadan önce ciddi bir şekilde bisiklete binmiş değildi. Onu yollara döken motivasyonunun kaynağı, bambaşka bir şeydi. Juliana Buhring, The Children of God tarikatına mensup ailesi tarafından katı dini inanç çerçevesinde büyütülmüştü. Gençliğinde bu “Karanlık” olarak nitelendirdiği yaşantıdan kaçtı, Uganda’ya gitti. Kampala’da yetimhanelere ve okullara gıda ve tıbbi malzeme taşıyarak yarı misyoner bir hayat yaşarken, ruh ikiziyle tanıştı. Sevgilisi bir timsah tarafından öldürülünce dünya onun için tekrar karanlığa bürünse de aydınlığa ulaşmak için bisikletle dünyayı en hızlı dolaşan kadın olmaya karar verdi.
İşte bu kitap, o yolculuğun hikayesini anlatıyor. Macera, kan, ter, vitesler, lastikler ve yol hikayeleriyle dolu kitapta Buhring’in esprili dili okuyanlara ilham veriyor.